Günümüzde gezegende bu kadar popüler olan tişört, kendi başına bir kıyafet olarak kabul edilene kadar çok sayıda tartışmalı anlaşmazlığa katlanmak zorunda kaldı.
Bugün göründüğü kadar komik, tişörtler iç çamaşırı olarak başladı. Sütyen değildi; Zephyr ya da pantolon değil, tişört. I.Dünya Savaşı sırasında, Amerikan askerleri görevlerinde ısıtma yapıyorlardı ve Avrupalıların yaz ısılarıyla uğraştıklarını gördüler, çünkü Amerikalıların yün pazenleri vardı, iç çamaşırı olarak hafif pamuk tişörtleri vardı. Böylece, tişörtün bulunduğu ilk yer Avrupa idi ve orada tüm dünyaya ulaştı. II. Dünya Savaşı sırasında, her askerin iç çamaşırı olarak bir tişört vardı.
Bu zamanlar modası bugün olduğu kadar kolay kabul edilmedi, her yeni giyim unsuru tolere edilmeden önce ve bu nedenle giyilmeden önce ciddi eleştirilere katlanmak zorunda kaldı.
Hollywood endüstrisi, iç çamaşırı statüsünden kendi başına bir giyim unsuruna dönüşen tişörtlere önemli ölçüde katkıda bulundu. John Wayne, Marlon Brando ve James Dean, iç çamaşırlarını Ulusal TV’de giyerek izleyicileri şok eden ilk kişilerdi.
T-shirt HistoryMarlon Brando, tişörtünü “A Streetcar Named Desire” filminde yırttı, James Dean ise “Rebel Love” filminde bir şey kaplamadan tişörtünü giydi. Filmin teması nedeniyle, tişört de gençlik isyanı için bir sembol olarak kabul edildi ve havalı ve nihayet kabul edildi.
T-shirt tarihi adı, tişört, kolay şekli, “T” harfinden geldi ve dünya savaşlarının sonunda tişört tarihi bitmek üzere.
0/5 (0 yorum)